Çocuğun Söz Dinlemesi için 5 Adım: Sesinizi Yükseltmeden İşe Yarayan Yöntem
"Kaç kere söyleyeceğim?" "Beni duymuyor musun?" Bu cümleler tanıdık geliyor mu? Odayı terk eden çocuğunuzun arkasından sesinizi yükseltmekten, aynı şeyi defalarca tekrarlamaktan yorulduysanız, yalnız değilsiniz.
![]() |
| Sesinizi Yükseltmeden İşe Yarayan Yöntem |
Aslında mesele daha sert disiplin yöntemleri bulmak değil. Çocuğunuzun beyni, biz yetişkinler gibi çalışmıyor. Onlara ulaşmanın yolu, bu küçük, gelişmekte olan beyne uygun bir dil kullanmaktan geçiyor.
Pediatrik bir ergoterapist olarak yüzlerce aileyle çalıştım ve gördüm ki, doğru yaklaşım inanılmaz fark yaratıyor. Bu deneyimlerimden yola çıkarak oluşturduğum 5 basit adım, günler içinde bile çocuğunuzun sizi ilk seferde dinleme alışkanlığı kazanmasına yardımcı olabilir. Sihir değil, sadece işe yarayan, insani bir yöntem.
İşte güç savaşlarını bitirecek 5 adım:
1. Adım: Önce Temas, Sonra Talimat
Çocuğunuz tabletine dalmış ya da oyun oynuyorken, zihni en kaliteli kulaklığı takmış gibidir. Sizin sesiniz sadece bir arka plan gürültüsüdür. Telefonunuza bakarken eşinizin size bir şeyler söylediğini ama sizin hiçbir şey duymadığınız oldu mu? İşte çocuğunuz sürekli bu durumda.
O kulaklığı çıkarmanın yolu fiziksel temastan geçer:
Yanına git, uzaktan seslenme.
Eğilerek göz hizasına gel. Üstünden konuşmak onu korkutabilir ve savaş-kaç tepkisini tetikleyebilir.
Hafifçe koluna veya omzuna dokun. Bu dokunuş, dikkatini size yönlendiren bir anahtardır.
Sadece adını söyle ve gözlerini size çevirmesini bekle. O göz teması, "Tamam, şimdi seni duyuyorum" işaretidir.
Ancak bu bağlantıyı kurduktan sonra ne yapmasını istediğinizi söyleyin.
2. Adım: Zihin Kapasitesine Uygun Konuş
İşte en sık düştüğümüz tuzak: "Hadi oyuncaklarını topla, ayakkabılarını giy, çantanı al ve arabaya bin!" Bizim için net olan bu talimatlar dizisi, bir çocuk için anlaşılmaz bir duvar gibidir.
Bir çocuğun işleyen belleğini, küçük bir karatahta gibi düşünün. Bizim tahtamız büyük, onlarınki ise minicik. Uzun bir liste verdiğinizde bu tahta anında dolar. Sonuç iki şekilde olur: Ya söylediklerinizin bir kısmını yaparlar (diğerlerini unuturlar) ya da hiçbir şey yapmazlar (çünkü bunalıma girmişlerdir).
Bu küçük "karatahta"ya uyum sağlamak için:
Yaşına göre konuş:
18 aylık: Tek adım ("Topu al").
2 yaş: Birbiriyle bağlantılı iki adım ("Topu al ve sepete koy").
3 yaş: Birbiriyle bağlantısız iki adım ("Ayıcığı bana ver ve sonra topu al").
5 yaş: Birbiriyle bağlantısız üç adım ("Topu kutuya koy, ayakkabılarını al ve kapıya gel").
Kısa ve net ol: "Toparlan" demek yerine, "Legoları kutusuna koy" de.
Ne yapması gerektiğini söyle: "Koşma" demek yerine "İçeride yürüyoruz" de. "Masanın üstüne çıkma" yerine "Ayakların yerde olsun" de.
3. Adım: Sessizce 10'a Kadar Say
En çok atladığımız adım budur. Net talimatınızı verdikten sonra orada kalın ve içinizden 10'a kadar sayın.
Bu sessiz an çok önemli. Çocuğunuzun beyninin, duyduğu kelimeleri işlemesi, ne anlama geldiklerini kavraması, eylemi nasıl gerçekleştireceğini planlaması ve vücuduna "hareket et" komutunu göndermesi gerekir. Araştırmalar, bu sürecin yaklaşık 7-10 saniye sürdüğünü gösteriyor. Bu süreyi ona vererek, beyninin size yetişmesine izin vermiş olursunuz.
4. Adım: Övgüyü Abart ve Netleştir
10 saniyelik bekleyişten sonra iki şeyden biri olur. Eğer çocuğunuz dediğinizi yaparsa, hemen o an, davranışını övün.
Genel bir "Aferin" demek yerine, tam olarak neyi iyi yaptığını söyleyin: "Vay canına, bütün legoları topladın, süpersin!" veya "Ayakkabılarını kendin giymene bayıldım!"
Bu net övgü, tam olarak neyi doğru yaptığını anlamasını sağlar, gerçek bir gurur hissetmesine neden olur ve bu davranışı tekrarlamak ister. Ayrıca ona şunu öğretir: "İlk seferde dinlemek, annemden/babamdan olumlu ilgi almak demek."
5. Adım: Fiziksel Rehberlik
Diğer ihtimal ise dediğinizi yapmamasıdır. Burada amacımız, söylediğimiz şeyi ilk seferde kastettiğimizi öğretmektir. Ona yardım etme ve eylemi birlikte tamamlama zamanı.
Talimatı, daha basitleştirerek tekrarla. "Giyin" olmadıysa, "Şortunu giy" de.
Hala harekete geçmiyorsa, fiziksel olarak yönlendir. Giyinme örneğinden devam edersek:
Sandalyeyi işaret ederek "Buraya otur" de.
Şortu eline vererek "Şortunu al" de.
"Şimdi şortunu giy" deyip gerekiyorsa bacaklarını yönlendir.
Her adımı tamamlarken, yardımla bile olsa, çabasını öv.
Bu, işi onun yerine yapmak değil, "dinle ve tamamla" sürecinin pazarlık götürmez olduğunu öğretmektir. Zamanla size daha az ihtiyaç duyduğunu ve ilk seferde dinlemeye başladığını göreceksiniz.
Son Bir Not: İzin Verin, İnsanlar
Unutmayın, onlar da bizim gibi küçük insanlar. Bazen keyifleri yerinde olmaz, bazen işbirliği yapmak istemezler. Bu normaldir ve sizin başarısız olduğunuz anlamına gelmez. Bu 5 adımlı yöntem, sabır ve anlayışla uygulandığında, sadece çocuğunuzun dinleme alışkanlığını değil, aranızdaki tüm ilişkinin dinamiğini değiştirebilir. Hayal kırıklığı döngüsünden, bağlantı ve işbirliği döngüsüne geçiş yapmanızı sağlayabilir.

.jpg)


Hiç yorum yok:
Yorum Gönder